Gündem
  • 29.3.2002 05:14

SAYDAMLIK VE ETKİN YÖNETİM İÇİN EYLEM PLANI

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA - Başbakanlık talimatı çerçevesinde 'Türkiye'de saydamlığın artırılması ve kamuda etkin yönetimin geliştirilmesi' için yapılması gerekenler bir rapor haline getirilerek eylem planı taslağı tamamlandı. Başbakanlık Teftiş Kurulu, Hazine Müsteşarlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu temsilcilerinden kurulu bir komite tarafından hazırlanan rapor Siyasal Sistem, Yargı Sistemi, Kamu Yönetimi, Sivil Toplum ve Rekabetçi Özel Sektör başlıkları altında bu kurumlarda yaşananları tespit ederek çözüm önerileri sunuyor. 'AHLAK YOZLAŞMASINA DİKKAT ÇEKİLDİ' Çalışma raporunda yolsuzluğun Türkiye’de en az enflasyon, siyasal krizler ve gelir dağılımı eşitsizliği kadar tartışılan ve devletin temelini teşkil eden kurumlara olan güveni sarsan bir olgu niteliğini kazandığı belirtilerek yolsuzluğa yol açan etkenler, ülkemizde, hızlı değişim süreci içerisinde ortaya çıkan ahlak yozlaşması, kamu görevlilerinin takdir hakkı genişliği, tarihsel etkenler, hızlı nüfus artışı ve çarpık kentleşme, gelir dağılımı adaletsizliği olarak sıralandı. 'SLOGAN DA HAZIR' Raporda kamuoyu desteği alınmasının kolaylaştırılması ve etkili olabilmesi için bu çalışmanın bir temel sloganının olması faydalı olacağı belirtilerek, sloganın, "Saydam ve Temiz Türkiye: Hep Birlikte El Ele ! " olarak kararlaştırıldığı belirtildi. 'DOKUNULMAZLIKLAR SINIRLANDIRILMALI' Raporda Siyasal Sistem başlığı altında verilen ve bu alandaki sorunların anlşatıldığı bölümünde siyasi partileri ve adayların seçim kampanyalarının finansmanı konusunda harcamaları ile gelirlerine ilişkin yeterli ve etkin yasal düzenlemenin olmadığına dikkat çekildi. Meclis soruşturması müessesinin etkin kullanılamadığının vurgulandığı raporda dokunulmazlık sınırlarının geniş tutulmuş olmasının ve seçimle iş başına gelenlerin mal bildirimlerinin kamuoyu denetimine açık olmamasının siyasi yapıya büyük zarar verdiği kaydediliyor ve bu konularda çözüm bulunması gerektiğine işaret ediliyor. 'YARGIDAKİ SORUNLAR' Raporda yargı sistemindeki aksaklıklar işe şöyle sıralandı: "Adliyelerde teknik altyapının yetersiz olması, cumhuriyet savcılarının ve kolluk hizmetlerini yürütenlerin uzmanlık eksikliğinin bulunması, delillerin toplanmasının ve değerlendirilmesinin uzun zaman alması ve yargılamanın gecikmesi, hakimlere ve cumhuriyet savcılarına, özellikle ekonomik ve mali suçlara ilişkin olarak yeterli hizmet içi eğitimin verilememesi, yolsuzlukla mücadele edilmesine yönelik olarak mevzuatın yetersiz kalması, bilir kişilik müessesinden gerektiği şekilde faydalanılmasını sağlayacak altyapının olmaması, icra müdürlüklerinin denetiminin yetersiz olması ve müdürlerin uzun süre aynı yerde görev yapmalarının küçük çapta yolsuzluklara sebebiyet vermesi." 'BÜTÇEDEN YARGIYA DAHA FAZLA PAY' Yargı sisteminde saydamlık ve etkin yönetimin sağlanabilmesi için öncelikle adalet hizmetlerinin görüldüğü adliye binalarının, teknik altyapı, mekan ve donanım açısından eksiklikleri giderilmeli ve adalet hizmetlerine bütçeden ayrılan payın artırılması gerektiği belirtilerek diğer çözüm önerileri ise şöyle aktarıldı: Ulusal yargı ağı projesi tamamlanarak, delil olarak istenilen bilgi ve belgelerin toplanma süreci hızlandırılmalı ve adli tıp birimleri için ülke genelinde verimli çalışacak yaygınlıkta bir organizasyon kurulmalı, hakimlerin ve cumhuriyet savcılarının meslek-içi eğitimlerine ağırlık verilmeli, cumhuriyet başsavcılıklarında ve adli kollukta özellikle teknolojik ve ekonomik suçlara ilişkin olarak uzmanlaşma sağlanmalı, cumhuriyet başsavcılığının gözetim ve denetiminde, suçları soruşturmak ve suçluları yakalamak, suç kanıtlarını toplamak ve adli makamlara teslim etmek görevlerini yerine getirmek üzere uzmanlaşmış adli kolluk teşkilatı kurulmalı, bilirkişilik müessesesi bir statüye kavuşturularak konusunda uzman kişilerin seçilmeleri, saydamlığın ve objektifliğin sağlanması ile niteliklerinin tespit edilmesi için yasal düzenleme yapılmalı, Hazine avukatları uzmanlaşmalı ve davalara etkin katılımı sağlanmalı, bölge adliye mahkemeleri kurulmalı, yolsuzlukla mücadelede etkinliğin ve cezaların caydırıcılığının sağlanması bakımından, infaz sistemi gözden geçirilmeli, sık aralıklarla af kanunları çıkarılmamalı, icra dairelerinde müdür, katip ve diğer personelin nitelikleri artırılmalı ve atamaları ve nakillerine ilişkin yönetmelikte gerekli değişiklikler yapılarak etkin ve düzenli denetimleri sağlanmalı, yargının iş yükünün azaltılması ve etkin çalışabilmesi için, bazı uyuşmazlıkların (tahkim, ombudsman ve uzlaştırma kurulları gibi) yargı dışı yollarla çözümüne ilişkin düzenlemeler yapılmalı, 3628 ve 4208 sayılı Kanunlar kapsamında kalan davaların süratle sonuçlandırılmasını teminen mahkemelerin ihtisaslaşmasının sağlanması için bir yasal düzenleme yapılmalı. 'KAMU YÖNETİMİ' Raporda kamu yönetiminin kurumsal kapasitesinin arttırılması çerçevesinde halihazırda devam eden çalışmaların koordinasyonunun sağlanması ve bir bütünlük içerisinde ivedilikle tamamlanması gerektiği belirtilerek etkinlik, verimlilik ve şeffaflığa yeterince önem veren teşvik mekanizmalarının konulmaması, zamanla gereksiz hale gelen fonksiyonların ve idari kurumların ayıklanmaması, kuruluşlar arasında işbirliği ve eşgüdümün yeterince sağlanamaması, kuruluşlar tarafından rasyonel hizmet öncelikleri tespiti yapılamamasının kamu yönetiminde sistemin tıkanmasına neden olduğu vurgulandı. Raporda "Sağlık Reformu"nun bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiği de vurgulanarak doktor, eczane ve ilaç firmaları arasında gittikçe kalıplaşan menfaate dayalı kişisel ilişkiler, ilaç, kozmetik, vb. ruhsatlandırma işlemlerinde mevzuat yetersizliği nedeniyle oluşan fgerektiği şekilde faydalanıçıkar ilişkileri, hastaların özel muayenehanelere yönlendirilmesi ana sorunlar olarak aktarıldı. Parçalanmış yapıya son verilerek, Sağlık Bakanlığı, SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur’un sağlık hizmetleri aynı çatı altında toplanması gerektiğine dikkat çekilen raporda, sağlık hizmetlerinin sunumu ve finansmanında icracı bakanlıkların görev tanımlarının yeniden belirlenmesi gerektiği de ifade edildi. Raporda ayrıca Mahalli idareler, Denetim Sistemi, Sivil Toplum örgütlenmeleri, Rekabetçi Özel Sektör ile KİT’ler ve Özelleştirme, Karapara Aklama ile Mücadele başlıkları altında bu alanlardaki sorun ve öneriler aktarıldı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:02

İLGİLİ HABERLER