SERDAR TURGUT, KOMPLO TEORİSİNDE SINIR TANIMIYOR... İŞTE, IRAK'TAKİ İŞKENCE GÖRÜNTÜLERİNİN BASINA SIZMASININ GERÇEK NEDENİ!...
SERDAR TURGUT/AKŞAM
AMERİKAN BASINI FENA HALDE ÇUVALLADI
Ben 11 Eylül saldırısından bir süre sonra yaklaşık bir buçuk yıl kadar kalmak üzere Amerika'ya gittim.
Oraya vardıktan kısa süre sonra anladım ki benim, bildiğim tanıdığım Amerika tamamen ortadan kalkmış, yerine bambaşka bir şey gelmişti.
Amerikan basını sorgulama, araştırma, kuşkucu olma gibi tüm hasletleri bir kenara bırakmıştı.
Devletin çizmeye çalıştığı rotalar, büyük basın tarafından genelde çok az eleştiri getirilerek destekleniyordu.
Gerçek diye sunulan şeyler gerçeğin ta kendisi olarak kabul ediliyor, sorgulama yapan sesler ise başka yazarlardan, gazetecilerden gelen sert saldırılarla susturuluyor, prestiji sarsılmaya çalışılıyordu.
Bütün bu olanların temelinde korku, şaşkınlık vardı. Devlet sürekli olarak korku ortamını pompalayıp, kitlelerin kendisine tartışmasız itaat etmesini sağlıyordu ve bu kitlelere gazeteciler de dahil olmuştu ne yazık ki.
Sonunda Amerikan toplumu kısa süre içinde faşizme gönüllü evet diyerek kendi kaderini de bağlamıştı.
* * *
Amerika bu arada çok ilginç işler yaptı
Bunlardan en çarpıcı olanı Küba toprakları üzerinde bulunan Amerika üssüne getirilen ve terörist oldukları iddia edilen insanlarla ilgiliydi.
Orada tutulan insanların hiçbir hakları yok. Resmen tutuklu değiller, sanık değiller, savaş esiri bile değiller.
Hiçbir sıfatları olmadığından da hiçbir yasal hakları yok.
Mahkemeye çıkarılmıyorlar, avukat isteyemiyorlar, işin tuhafı içeride neden tutulduklarını da bilmiyor birçoğu.
İçeride ne kadar kalacakları da belli değil.
Yani her şey keyfi. İçeride tam olarak kaç kişinin olduğu da bilinmiyor.
Amerika istese aralarından seçtiği 10 kişiyi öldürür, kimsenin haberi bile olmaz çünkü zaten baştan bunların orada olduğunu kimse bilmiyor.
Yani anlayacağınız hiç fiziksel işkence olmasa bile orada tutulan insanlar işkencenin en korkuncuna zaten muhatap olmuş durumdalar.
Kaldı ki içeriden daha sonra salınanların ifadelerine göre işkence de yapılıyormuş, dövme rutinmiş.
Şimdi bütün bunlar olup biterken büyük Amerikan basını sus pus oturdu.
Bu tür işlerin Amerika'yı demokrasiden faşizme doğru taşıdığını bir Allah'ın kulu bile gazetesinde yazmadı, haber yapmadı.
Şimdi gelmişler Irak'ta yapılan işkencelerin üzerine gidiyor havasını veriyorlar.
Haydi canım siz de! Onca zamandır susup oturan basın şimdi birden insan haklarını hatırlayıverdi.
O fotoğrafları ordu çekti, ordu sızdırdı çünkü sızmasının vakti gelmişti.
Hangi plana göre neden sızdırıldı bunlar bilemem ama son 2 yıl içinde tüm inandırıcılığını yitirmiş olan Amerikan basını yine kullanılıyor, yine alet oluyor bir oyuna, üstelik de bunu gönüllü yapıyor.
Amerikan halkının durumuna üzülmemek mümkün değil, zaten korkutularak sürü haline getirilmişlerdi şimdi de tek koruyucuları olabilecek sorgulayıcı bir basından da yoksun kaldılar.
Bundan sonra gelecek aşama ise bazı hak ve özgürlüklerin daha da askıya alınacağı bir sürece girmeleridir ki maalesef onun da hazırlıkları var.
ABD hapşırınca dünya ağır hastalanırdı, ABD şimdi delirdi ya dünyayı da delirtmeye çalışacaklar ne yazık ki.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:10