Gündem
  • 16.11.2009 15:32

ERDOĞAN'DAN YARGIYA 'DİNLEME' MESAJI...

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Eğer yargının ilgili kurumları ve yetkilileri mahkemelerin vermiş olduğu kararları tanımıyorsa burada yanlış yaklaşım tarzının kime ait olduğunu çok açık, net görüyoruz. Öncelikle yargının temsilcileri, mensupları bu noktada mahkemelerin vermiş oldukları kararları kendilerinin uymaları gerekir. Bizden her zaman bunlar nasıl bekleniyorsa, kendilerinin de aynı şekilde buna uymaları gerekir" dedi.
Bilkent Otel'de düzenlenen 4. Özürlüler Şurasından ayrılırken basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, "Yargıda telekulak iddiaları var. Bu, çok yoğun bir şekilde tartışıldı. yargının dinlenmesine tepkiler oluştu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da dinleme olaylarının siyasi olduğunu belirterek, partinizle ilgili inceleme başlattı. Yeni bir kapatma davası gerekçesi olarak görüyor. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"Böyle bir adımın atılıp atılmadığını bilmiyorum. Bu konuda bana ulaşan herhangi bir şey yok. Ben de sadece sizlerden bu tür şeyleri duyuyorum. Bir defa devlet tüm kurum ve kuruluşlarıyla çalışır. Anayasa'da, yasada belirlenen neyse bu noktada da adımlar atılır. Şu anda yürütmenin atmış olduğu adımlar var. Ve bu atmış olduğu adımlar dikkat edilirse hiçbirisi yasaya aykırı bir adım değildir. Herhangi bir mahkeme kararı olmadan atılmış bir adım söz konusu değildir. Eğer yargının ilgili kurumları ve yetkilileri mahkemelerin vermiş olduğu kararları tanımıyorsa burada yanlış yaklaşım tarzının kime ait olduğunu çok açık, net görüyoruz. Öncelikle yargının temsilcileri, mensupları bu noktada mahkemelerin vermiş oldukları kararlara kendilerinin uymaları gerekir. Bizden her zaman bunlar nasıl bekleniyorsa kendilerinin de aynı şekilde buna uymaları gerekir.
Bakınız, şahsımla alakalı işte geçenlerde ortaya çıktı. Beni de hiçbir mahkeme kararı olmadan, farklı yerden, farklı yerlerden, kimlerin olduğu tabii çıkacak ortaya, dinledikleri ortaya çıktı. Ve bununla ilgili olarak kimlerin dinlediği ortaya çıktı, şimdi bununla ilgili yine bir yargı süreci var. Tüm bunlar açık, ortada. Ve yargının mensupları da şimdi bunu itiraf ediyorlar, 'evet' diyorlar. 'Bu ülkede başbakan dinlendi'. Tüm bu gerçekler ortada iken nasıl olur da kalkıp benim partimle ilgili böyle bir yakıştırmayı yaparlar? Bunu çok çirkin bulurum. Partime kimse böyle bir yanlışı, böyle bir yasa dışı bir uygulamayı yakıştırma hakkına sahip değildir. Böyle bir şeyi kimse müdellel (kanıtlı, kanıtlanmış) hale getiremez. Kaldı ki bu partinin zaten bir görevi değil. Bu, şu anda hükümet olarak iş başında olan devletin kurumlarıyla bir çalışma süreci içerisinde olan yürütmenin atmış olduğu adımlardır ve bu da hukuk içerisindedir. Hukuk dışında herhangi bir şey söz konusu olamaz."
Erdoğan, "Islak imza ile ilgili bugün üçüncü bir ihbar mektubu ortaya çıktı. Sizin çevrenizdekilerin de fişlendiği iddiası var ve o mektubun size de gönderildiği belirtiliyor..." denilmesi üzerine, "Hayır. Bana gelmiş herhangi bir CD veya mektup söz konusu değil. Bugün özel kalemime de sordum. Bize herhangi bir şey gelmiş değil" karşılığını verdi.
CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu'nun, CHP'li Onur Öymen'in Dersim açıklamalarına ilişkin gereğinin yapılmasını istemesiyle ilgili değerlendirme istenen Erdoğan, "Bu, tabii, CHP ve zihniyetinin bugüne kadar olan tutarsız yaklaşımlarının en açık, net ifadesidir. Bunlar şecaat arz ederken sirkatin söylemişlerdir. Açıkça ortaya çıkmışlardır. Artı, şu anda kendilerini gizleyecek hiçbir yanları yoktur." derken, Yusufça'da yapılan seçimle ilgili "Yusufça'da, cumartesi günü, Sayın Baykal bana cevap verilmesini istedi. Ama gördüğünüz gibi yüzde 47 küsur oyu AK Parti aldı." ifadelerini kullandı.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 13:59

İLGİLİ HABERLER