İSTİFA EDEN MİLLETVEKİLİNDEN AK PARTİ''YE SUÇLAMA...

ALİ ULURASBA-DEVLET ARIK ANKARA (İHA) - TBMM''de düzenlediği basın toplantısıyla istifa kararını açıklayan Küçükali, Müşterek Disiplin Kurulu''nda savunma yaparak, iddiaları çürüttüğünü ve istifa kararını aldığını söyledi. Parti yönetimini topa tutan Küçükali, ''''AK Parti yönetimini kendileri, vicdanları ve kul hakkını hiçe sayan sorumluluklarıyla baş başa bırakıyorum'''' dedi. AK Parti MYK''nın, şahsına karşı uyguladığı her türlü etik ve evrensel hukuk kaideleri dışında olduğunu öne sürdüğü davranışını kamuoyuyla paylaşmak istediğini belirten Küçükali, AK Parti MYK''nın 29 Kasım 2004 tarihinde ''Arena'' programında yer alan iddialar nedeniyle kendisini Müşterek Disiplin Kurulu''na sevk ettiğini hatırlattı. Haberde yer alan iddiaların tamamen kasıtlı ve siyasi maksatlı olduğunu kaydeden Küçükali, programın yayınlanmadan kendisinin disipline sevk kararının alındığını ve MYK''nın parti tüzüğüne aykırı davrandığını savundu. MYK üyelerinin disipline sevk etmeden önce parti tüzüğünün 112. maddesi uyarınca kendisini dinlemek için çağırmadığını ve muhakkik tayin etmediğini belirten Küçükali, kurulun ön araştırma yapmadan sadece programdaki asılsız isnatları gerçek kabul ettiğini öne sürdü. Küçükali, ''''Halbuki MYK, şahsımı Müşterek Disiplin Kurulu''na sevk etmeden önce parti tüzüğünün 112. maddesine bağlı kalarak beni çağırıp dinleseydi ve hakkımdaki iddialar hakkında araştırma yapsaydı programda yapılan isnatların asılsız olduğunu ve delilleriyle çürütüldüğünü gösteren dosyaları kendilerine de verecektim. Bu durumda asgari ahlak ve hukuk duygusu olan herhangi bir insanın dahi beni Disiplin Kurulu''na sevk etmesi zaten mevcut deliller karşısında kabil olmayacaktı. Ama daha seyretmedikleri bir program için, içtüzüğü de çiğneyerek beni Disiplin Kurulu''na sevk ettiler'''' diye konuştu. ''''HUKUKA AYKIRI VE ŞAHSIMI KARALAMAYA YÖNELİKTİR'''' Genel Başkanlık ve MYK''nın bu tavrının tamamen hukuka aykırı ve şahsını karalamaya yönelik maksatlı ve siyasi bir linç teşebbüsü olduğunu iddia eden Küçükali, parti yönetiminin bunda başarılı olamayacağını söyledi. 15 Şubat 2005 tarihinde Disiplin Kurulu''na gittiğini ve programda hakkında yer alan iddiaları teker teker belgeleriyle çürüttüğünü anlatan Göksal Küçükali, ''''Bu program üzerine hiç tanımadığım ve ancak benim hakkımda asılsız iddialarda bulunabilen bu kişi hakkında araştırma yaptım ve gördüm ki aslında Adnan Güner isimli şahsın evi, alacak-verecek ihtilafından dolayı başkaları tarafından kurşunlanmış'''' dedi. Parti yönetiminin disipline sevk kararı ile hem tüzüğe aykırı davrandığını hem de kendisine karşı hukukun temel kurallarını hiçe sayan, insan haklarını ayaklar altına alan eylemleri reva gördüğünü iddia eden Küçükali şöyle konuştu: ''''Partiden kesin ihraç talebiyle Müşterek Disiplin Kurulu''na sevk edilmesi gerekenler, bana karşı bu eylemleri gerçekleştirenlerdir. MYK''nın bu kararına başkanlık yapan Genel Başkan Yardımcısı Mir Dengir Fırat bugün, enerji yolsuzluğuna adı karıştığı iddia edildiği için ''Haysiyet katliamı yapılıyor, ispat edin istifa edeyim'' diye bağırmaktadır. Üzülerek görmekteyim ki AK Parti kuruluşundaki bütün prensiplerine ters hareket eden, evrensel hukuk kaidelerini hiçe sayan, adaleti ve kalkınmayı ve demokrasiyi reddeden, kişisel kaprislerin, kinlerin, hırsların ön plana çıktığı bir parti olmuştur.'''' Küçükali, istifasını şu sözlerle açıkladı: ''''Bu durumda bana ''istifa etmek için bugünü mü bekledin?'' diye sorabilirsiniz. Evet, bugünü bekledim. Çünkü ben hakkımdaki bütün asılsız iddiaları belgeleri ile çürüttüm ve Müşterek Disiplin Kurulu''na savunmamı verdim. Savunmamı vermiş olmanın huzuruyla AK Parti''den istifa ediyorum. Ve AK Parti''nin yönetimini kendileri, vicdanları ile kul hakkını hiçe sayan sorumlulukları ile baş başa bırakıyorum.'''' Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Küçükali, bir soru üzerine daha önce sevgi beslediği başbakana artık sevgisinin kalmadığını ifade etti. Küçükali bir soru üzerine, Erkan Mumcu ile görüşmediğini ve DYP''ye geçmeyi düşünmediğini kaydetti. Küçükali, 1 Mart tezkeresinde ''Hayır'' dediği için yine 1 Mart''ta bu toplantıyı yaptığını belirterek o zaman da kendisinin Yüksek Disiplin Kurulu''na sevk edildiğini; ancak bir olumsuzluk çıkmadığını, bundan da çıkmayacağını ifade etti. Açıklamalarında bazı dosyaları da basın mensuplarına gösteren Küçükali, program nedeniyle Uğur Dündar hakkında 200 milyarlık manevi tazminat davası açtığını ve Hürriyet Gazetesi''ne de tekzip verdiğini belirtti. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:12