SAMİ SELÇUK 'LAİKLİK' İLE 'LAİSİZM' FARKINI AÇIKLADI
METİN BAŞAR
İSTANBUL - Yargıtay Onursal Başkanı Doç. Dr. Sami Selçuk, "Laiklik ile laisizm arasındaki fark bilinmedikçe ve uygulamaya laiklik yansıtılmadıkça, Türkiye'nin laik bir düzene kavuşması da mümkün değildir" dedi.
Kandilli İTO Tesisleri'nde düzenlenen iftar yemeğine, Sami Selçuk'un yanı sıra, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Çaşkun ile çok sayıda davetli katıldı. Yemekte bir konuşma yapan Selçuk, çağımızda devletin ilimle yönetilmek zorunda olduğunu, hukuk devletine ulaşmak için devletin hukukla yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi. Çıkarılan her yasanın hukuk olmadığını belirten Selçuk, "Gerçekten bunu istiyorsak bu işi ustalarına sormak gerekir. 80'li yıllarda hatırlarsınız Rusya'da meydana gelen büyük afet sonrası çaylarda radyasyon olup olmadığı bazı bilim adamlarına sorulmuş ve bu bilim adamlarının verdikleri cevap ise yok olmuştur. Bu bilim tarihinin belki de en utanç vereci sayfasıdır. Bunun için bilimin ışığında doğruları söylemekle bu ülke yönetilir. İnanıyorum ki o ülke çağını yakalamaya aday bir ülkedir" diye konuştu.
Laiklik konusunda da durumun aynı olduğunu belirten Selçuk, bu konuda ilk göze çarpan şeyin, bütün toplumlarda olduğu gibi 'önyargılar' olduğunu belirterek, "Tabi laiklik gibi kolay teslim olmayan bir kavram, daha da kolay teslim alınamaz hale dönmektedir. Bana herhangi bir görev verilidiği zaman benim bir yöntemim var. 'Bilinçli bilmezlik kuralını' kasıtlı olarak uygulamaya koyarım. Kafamdaki bütün bilgileri ön yargıları bir tarafa bırakır olaya öyle yaklaşmaya çalışırım. Anladım ki, Türkiye'de din, bir merkezi sistemden yönlendiriliyor. Bir ülkeye gidiniz ve 'biz hutbeleri bile merkezden gönderiyoruz' deyin. Laik ülkenin adamları buna şaşıracaklardır. Buradan şunu anlayabiliriz ki, Türkiye 'laiklikle' değil 'laisizm' ilkesiyle yönetilmektedir. İki kavram arasındaki fark bilinmedikçe ve uygulamaya laiklik yansıtılmadıkça, Türkiye'nin laik bir düzene kavuşması da mümkün değildir. Laiklik ile laisizm arasındaki farkı da saptamamız gerekir. Laisizm devletin güdümünde bir din ister. Bir başka deyişle laisist devlet, rejime göre din isteyen devlettir. Laik devlet ise yansız bir devlettir. Ne rejime göre din ister, ne de dine göre rejim ister. Ancak din konusunda da vicdan özgürlüğünü ve tapınma özgürlüğünü hem gerçekleştirir hem de kendi ilgi alanının dışında kabul eder" dedi.
Doç. Dr. Sami Selçuk, laik devletlerin bütün inançlara aynı mesafede olduğu için, hiçbir inancın hak ve özgürlüklerine el atmayacağını sözlerine ekledi.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 02:55