Yaşam
  • 1.2.2004 11:28

KURBAN BAYRAMINDA BUNLARA DİKKAT EDİN...

Türkiye Diyetisyenler Derneği (TDD) İstanbul Şubesi Başkanı ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) Kardiyoloji Enstitüsü Diyetisyeni Dr. Selma Önelge Gür, Kurban Bayramı öncesinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, kırmızı etin kolesterolü yüksek ve genel sağlığı korumak için her zaman yenilmemesi gereken besin maddesi olduğuna dikkat çekti. Buna karşın az porsiyonda tüketildiğinde kırmızı etin hayvansal proteinin ana kaynaklarından biri olduğunu belirten Gür, Kurban Bayramı öncesi etin kesimi ve pişirilmesiyle ilgili uyarılarda bulundu. Vatandaşlardan mutlak suretle veteriner kontrolünden geçmiş kurbanlık almalarını isteyen Gür, kontrolden geçmemiş hayvanların insan sağlığını bozan mikroorganizmalar taşıdığını ifade etti. Kurbanların yanlış kesilmesi durumunda da et ve derinin ziyan olacağını vurgulayan Gür, ''Bununla birlikte kurban, kontrol edilmemiş hayvansa ve doğru pişirme usulleri de uygulanmazsa, hayvanlardan geçen bulaşıcı hastalıklara neden olur'' diye konuştu. Etin kesildikten sonra bekletilmesi gerektiğine de dikkat çeken Gür, ''Hayvanlardaki mikroorganizmalar 24 saatte ölürler. Bu nedenle kurbanı kestikten sonra eti, tüketmek için 24 saat bekletmek gerekir'' dedi. ''Kurban etini, 'yılda bir defa yiyoruz' şeklinde abartarak değil, bireyin ihtiyacı doğrultusunda tüketmek gerektiğini'' dile getiren diyetisyen Gür, ''Kurban Bayramı'nda kişi başına 90-120 gram et tüketilebilir'' diye konuştu. Uygun pişirme usullerine de değinen Gür, ''Mangal tercih ediliyorsa, ateş ile pişirilen etin arasında 15 santimetre olmalı. Et çok pişirilmeli, üzerinde kahverengi tabakanın oluşmasına izin verilmemeli. Etin suyunu çok kaybetmemeliyiz. Pişirme süresi uzadıkça folik asit ve protein kaybı olur'' dedi. Gür, ayrıca et tüketirken sofralarda mutlaka C vitamininden zengin yiyeceklere de yer verilmesinin önemine işaret ederek, bunun için en uygun besinin salata olduğunu kaydetti. PROF. DR. KORUGAN'IN UYARISI... İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji Metabolizma Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Üstün Korugan da, ''Kurban Bayramı'nın büyük ölçüde 'yağlı et' anlamına geldiğini'' bildirdi. Yağlı etin şeker hastaları, kilo vermek isteyenler, kolesterolü yüksek metabolizma hastaları ve kandaki yağ metabolizması bozuk insanlar için zararlı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Korugan, ''O güne kadar perhizini yapmış, ilacını almış, çok sağlıklı giden bu kişiler, Kurban Bayramı'ndan büyük zararlarla çıkabiliyor'' dedi. Kırmızı et yemenin bir keyif olduğunu, bununla birlikte insanların mümkün olduğu kadar kontrollü ve az yemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Korugan, şu önerilerde bulundu: ''Bayram boyunca her gün et yemeyin. Yediğiniz zaman küçük porsiyonlar kullanın. Hem unutmayın ki Kurban Bayramı, varlıklı insanların tıka basa et yemeleri için değildir. Kestiğiniz eti ihtiyacı olanlara dağıtmalısınız.'' Dikkat! Kurban keseni gören çocuk, öfke ve düşmanlık hisseder Yaklaşan Kurban Bayramı öncesi, uzmanlar, kurban kesimi, etlerin değerlendirilmesi, atıkların yok edilmesiyle ilgili bir dizi uyarıda bulundu. Konya Kasaplar Odası Başkanı Mehmet Cengiz, Kurban Bayramı'nda en sık görülen ve tehlikeli sonuçlar doğurabilen yaralanmaların, kurban kesilmesi sırasında genellikle acemilikten kaynaklandığını söyledi. Bıçağın diğer el ya da vücudun başka yerlerine kazayla temas etmesini yüzde 100 önlemek mümkün olmadığı için en azından eli koruyacak malzeme kullanılması gerektiğini belirten Cengiz, şöyle dedi: ''Kurbanın kesiminden etleri kuşbaşı yapmaya kadar uzanan tüm aşamalarda yaralanmaları kesin olarak önlemenin yolu çelik örme eldiven giymekten geçiyor. Ev ve mutfak gereçleri satan mağazalarda kolaylıkla bulunabilen 3 ya da 5 parmak korumalı çelik örme eldivenler, Kurban bayramında kendi kurbanını kesmek durumunda kalan ya da eti kendisi parçalamak isteyen vatandaşları büyük oranda yaralanmalardan koruyacaktır.'' ÇOCUKLARA GÖSTERMEYİN... Psikiyatri Uzmanı Dr. Suat Sabri Aslan, soyut düşünme duygusu henüz gelişmemiş olan küçük yaştaki çocukların, kurban kesim yerlerinden uzak tutulmaları gerektiğini belirtti. Kesim anına tanık olan çocuğun, bu durumu değişik şekilde algılayarak bazı psikolojik sorunlar yaşabileceğine dikkat çeken Aslan, şunları söyledi: ''Hayvanlarla aralarında bir sevgi bağı geliştiren çocuklar, onların aniden yere yatırılıp boğazlarının kesilmesini çok kolay kabullenemezler. Onlar bu durumu son derece korkunç bir manzara olarak hatırlayacaklardır. Bu durum çocuklarda üzüntü, korku, endişe, aşırı tepki, gece korkusu, sinirlilik gibi psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Kurban kesimini gören çocuk, kesene karşı öfke, şiddet ve düşmanlık duygusu hisseder. Bu kişi çocuğun yakını ise bu duygular daha da yoğun yaşanabilir.'' ETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cihangir Uyan, kurban bayramında kırmızı et tüketiminin artacağını belirterek, özellikle kalp hastalarını fazla kırmızı et yememeleri konusunda uyardı. Özellikle yakılan mangallarda etlerin kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerektiğini vurgulayan Prof.Dr.Uyan, kömürleşen etlerin her zaman kanser riski taşıdığını söyledi. ATIKLARIN YOK EDİLMESİ Selçuk Üniversitesi (SÜ) Meram Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Baykan, yaptığı açıklamada, koyun, keçi, sığır gibi hayvanların kullanılmayan sakatlarının uygun şekilde yok edilmesi gerektiğini söyledi. Baykan, kesilen kurbanlıkların özellikle ciğerlerinde bulunan kistlerin yok edilmediğinde, ekinokokus isimli parazitlerin çeşitli yollardan insanlara bulaşabileceğini kaydetti. Kistli sakatları yiyen köpeklerin bağırsaklarında 3-6 milimetre uzunluğa gelebilen ekinokokusun yumurtalarının köpek dışkısı ile sebzelere ve meralara buradan da insanlara geçebileceğini anlatan Baykan, parazitin az pişmiş etlerle ya da az yıkanarak yenilen sebzelerle insanlara bulaşabildiğini kaydetti. Baykan, sindirim yolu ile insan vücuduna giren parazitin kan dolaşımı ile tüm vücuda yayıldığını ve tutunduğu organda kist oluşturduğunu ifade etti. Halkın kültür seviyesinin, bölgenin ikliminin temizlik kurallarına uyulmamasının, kaçak ve kontrolsüz kesimlerin parazitin yayılmasını etkileyen en önemli faktörler olarak arasında olduğunu belirten Baykan, ''Bu nedenle her ilde belediyelerin toplanacak kurban artıklarının sağlık sorunlarına neden olmadan yok edilmesi için yakma fırınları kurması gerekiyor. Bu yapılamıyorsa kistli organlar hayvanların ulaşamayacağı derin çukurlara gömülmelidir''dedi. Çok et yemeyin Beslenme Eğitimi ve Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ayşe Baysal, Kurban Bayramı'nda, aşırı et tüketiminin sağlık problemlerine yol açabileceği uyarısında bulunarak, gereğinden fazla et tüketiminden kaçınılmasını istedi. Baysal, etin sindiriminin zor olduğuna dikkati çekerek, gereğinden fazla et tüketiminin midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılara neden olabileceğini belirtti. Fazla et tüketiminin kolesterolü yüksek olanlar, kalp ve karaciğer hastaları için sakıncalı durumlara yol açabileceği anımsatan Baysal, aşırı et yemenin ''Gut Hastalığı''na da neden olabileceğini kaydetti. Kesilen hayvanın etinin hemen yenmesinin hazımsızlığı artırabileceğini kaydeden Baysal, etin bir süre bekletildikten sonra tüketilmesinin daha uygun olduğunu bildirdi. Baysal, etin yağlı kısımlarının mutlaka ayrılması ve hayvansal yağın mümkün olduğunca tüketilmemesi gerektiğini vurgulayarak, doymuş yağ oranı yüksek hayvansal gıdaların kalp ve damar hastalıklarına davetiye çıkardığının unutulmaması gerektiğini belirtti. Sağlıklı beslenme için et ve ciğerlerin küçük parçalar halinde sebzelerle birlikte pişirilmesini öneren Baysal, veteriner hekim kontrolünden geçmemiş hayvanların bazı hastalıklar taşıyabileceğini söyledi. Baysal, kesilen kurbanların sakatatlarında parazit bulunabileceğini vurgulayarak, bunların çok iyi temizlenmesi gerektiğine işaret etti. HEMEN YEMEYİN Hayvanların ciğer ve sakatatlarındaki parazit ve kistlerin insan sağlığı açısından oldukça tehlikeli olduğunu anlatan Baysal, ciğerlerin üzerindeki zarın ve görülebilen kötü yerlerin ayrılarak iyice yıkanması gerektiğini ifade etti. Izgara şeklinde pişirmelerde, et ve diğer parçaların iç kısımlarının iyi pişmediğini ve hayvandaki hastalıkların insana geçme riskinin daha yüksek olduğunu kaydeden Baysal, şu uyarılarda bulundu: ''-Veteriner kontrolünden geçmemiş hayvanları kurbanlık olarak almayın. -Etleri ızgara yapmayın, etlerin genellikle kaynama şeklinde pişirilmesi, parazitlerin insana geçmesini büyük ölçüde önleyebilir. -Etin sindirimi zordur, yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede hem de sindirimde zorluk yaratır, bu nedenle eti 1-2 gün soğutucuda bekletin. -Fazla etleri, buzdolabında hijyenik ambalaj malzemelerinin içinde saklayın. -Eğer kesim esnasında ete mikroorganizmalar bulaşmışsa, dayanıksız ortamda bunlar daha çabuk ürer. Toksin salgılayacak bakteriler de toksin salgılar. Yani etlerde zararlı maddelerin üremesi kolaylaşır. Bu etler yenildiği zaman sağlık açısından problemler ortaya çıkar. Bu nedenle, etlerin tam pişirilmiş olmasına kesinlikle çok dikkat edin. -Etleri soğuk muhafazaya aldıktan sonra 1 hafta içinde tüketin. -Etleri uzun süre saklamak için kavurma yöntemini kullanın. -Yaşlı ve şişmanlar ile kalbinde rahatsızlık bulunanlar, kırmızı etten uzak durun, sebze ve meyve tüketimine ağırlık verin.'' Bayramda dikkat! Son 10 yılda 100 binden fazla trafik kurbanı... Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Derviş Günday, en iyi sürücünün hız yapan değil, kaza yapmayan sürücü olduğunu belirterek, ''Son 10 yılda 100 bini aşkın insanımızı trafik kazalarında yitirdik. Bunu mutlaka azaltmalıyız'' dedi. Günday, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, şoförlere seslenerek, iyi sürücünün yol veren, yol gösteren, araç kullanırken alkol almayan, hatalı sollama yapmayan ve kuralları ihlal etmeyen kişi olduğunu kaydetti. Şoförlerden yorgun bir şekilde yola çıkmamalarını ve asla uykusuz kalmamalarını isteyen Günday şunları kaydetti: ''Sivrihisar, Kulu, Kırşehir ve Kırıkkale'deki TŞOF Dinlenme Tesisleri sizlerin istirahatı için yapılmıştır ve tüm konforu ile emrinizdedir. Yola çıkmadan önce aracınızdaki takoz, çekme halatı, zincir gibi gereçleri mutlaka kontrol edin. Kendi canınız kadar diğer insanların canları da size emanet edilmektedir. En iyi sürücü hız yapan değil, kaza yapmayan sürücüdür. Son 10 yılda 100 bini aşkın insanımızı trafik kazalarında yitirdik. Bunu mutlaka azaltmalıyız. Yolunuz, zihniniz ve gözleriniz açık, mübarek bayramınız kutlu ve mutlu olsun.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:33

İLGİLİ HABERLER