ARINÇ'IN KONUŞMASININ YANKILARI SÜRÜYOR

ALİ ULURASBA
ANKARA - AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın dün Meclis'te yaptığı konuşmayı değerlendirerek, "Arınç, fikirlerini açık yüreklilikle söyleyen kendine ait üslubuyla konuşma yaptı" dedi. "Sayın Bülent Arınç'ın, fikirlerini söyleme, inandıklarını ifade etme noktasında da herhalde hakkı vardır" diye konuşan Kapusuz, Arınç'ın konuşmalarında desteklediği noktalar bulunduğunu belirterek, ancak katılmadığı noktaların da olduğunu ifade etti.
Kapusuz, bugün Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, TBMM Genel Kurulu'nun bu haftaki çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Kapusuz, Genel Kurul'da bu hafta Çevre Kanunu başta olmak üzere bazı kanun tasarı ve tekliflerinin yasalaşacağını belirterek, çalışmaların Salı günü 15.00-22.00, Çarşamba günü 15.00-21.00, Perşembe günü ise 14.00-21.00 saatleri arasında yapılacağını belirtti.
Kapusuz, yarın tümü üzerindeki oylaması kalan Nüfus Kanunu Tasarısı'nın yasalaştırılmasının ardından Çevre Kanunu'nun ele alınacağını belirtti. Kapusuz, bu hafta içinde ayrıca Genel Kadro ve Usulü Hakkındaki Kanun Tasarısı, ÖTV Yasa Tasarısı, İstanbul Tüp Geçit Kanun Tasarısı, Karayolları Trafik Kanunu Tasarısı, TSK ile ilgili 3 kanun tasarısı ve TEDAŞ'ın özelleştirilmesini öngören TEDAŞ Kanunu'nda değişiklik öngören kanun tasarılarının ele alınacağını belirtti.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Kapusuz, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın dünkü konuşmasıyla ilgili bir soru üzerine, Arınç'ın konuşmalarında desteklediği noktalar bulunduğunu belirterek, ancak katılmadığı noktaların da olduğunu ifade etti.

"ARINÇ, İNANDIĞI FİKİRLERİ SÖYLEDİ"
TBMM Başkanı Arınç'ın inandığı fikirleri söylediğini kaydederek, "TBMM'de konuşulmayacak da nerede konuşulacak?" diyen Kapusuz, Arınç'ın söylediklerinin aslında yeni şeyler olmadığını belirtti. Dün Arınç'ın dışında Meclis'teki bütün partilerinin temsilcilerinin konuştuğunu anımsatan Kapusuz, şunları kaydetti:
"Arınç da her zaman olduğu gibi fikirlerini açık yüreklilikle söyleyen ve inandığı şeyleri de ifade etmekten çekinmeyen kendine ait üslubuyla konuşma yaptı. Elbette bu konuşmaya katılanlar katılmayanlar, tenkit edenler, yeri değildir, zamanı uygun değildir gibi değerlendirmeler yapanların olması da doğaldır. Her şeyden önce TBMM Başkanı'nın konuşmasını ben saygıyla karşılıyorum. Düşüncelerini, fikirlerini açık açık ifade etmiş olmasından dolayı, bazı konuların Türkiye'de tartışılması, fikri olanların katkılarını talep etmek gibi önemli olacak bir gündemle ilgili konuşma yapmıştır. Bu konuşmaların içerisinde şahsım olarak katılmadığım noktalar var olduğu gibi, tartışılmasını istediğim veya katıldığım noktalar da vardır. Bu TBMM'de konuşulmayacak da nerede konuşulacak, kim tarafından konuşulacak?"
"Meclis Başkanı'nın bu ve benzeri konuşmaları kendi tercihleri doğrultusunda yapacağını belirten Kapusuz, "Bunun tarafsızlığı kaybetmekle bir alakası yoktur. Özü itibariyle görevleri açısından tam bir tarafsızlık sergileyen Sayın Bülent Arınç'ın, fikirlerini söyleme, inandıklarını ifade etme noktasında da herhalde hakkı vardır" dedi.
Bazı konularda yorum farklılığının doğmasının normal olduğunu kaydeden Kapusuz, "Korkulara esir olmanın manası da yoktur. Her şeyden korkmak, her şeyden çekinmek hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Kendine güveni olan, bulunduğu zeminin savunduğu fikirlerin kabullendiği rejimin güvenini taşıyan herkes çok rahat hareket eder, söylenmesi gereken her şeyin savunmasını da her zeminde yapabilir. Onun için korkuya dayalı bir yaklaşımı ben doğru bulmuyorum" şeklinde konuştu. Kapusuz, bu anlamda abartıya kaçılmaması gerektiğini de belirtirken, bunların yeni olmadığını söyledi.

"MGSB'Yİ YAPAN BAKANLAR DA MİLLETVEKİLİ"
Kapusuz, Arınç'ın MGSB'ye yönelik eleştirilerinin Meclis adına ilk olduğu anımsatılınca ise, "Konuşmama dikkat ederseniz Arınç'ın konuşmasının altına imzamı atarım diye başlamadım" dedi. MGSB'nin yıllardır Türkiye'de tartışıldığını anlatan Kapusuz, son yapılan belgenin gizli olmasına rağmen manşetlere taşındığını anımsatarak şöyle konuştu:
"Sizin yayımladığınızı biliyorum. Ben görmedim, okumadım. Bu siyaset belgesine bu kadar zaman milletvekili olmama rağmen ulaşamadım, böyle bir yetkim de yok. Özü itibariyle bu gizli tutulur. Bu sadece Türkiye'ye münhasır değil bütün dünya devletlerinde olduğu da ifade edilir. Şunu hatırlatmak isterim ki bunu yapan Bakanlar Kurulu da Parlamento'nun üyeleridir, bunlar da milletvekilidir, bunlar da milleti temsil etmektedir. Elbette tenkit edilebilir, içeriği itibariyle, şekil itibariyle, bilgi vermeme manasında da tenkit edilebilir. Ama bu uygulama ilk değil, süreç olarak devam eden bir uygulamadır."
CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz'un, Arınç'ı, "Bülenticenad" şeklinde İran Cumhurbaşkanı'na benzetmesi ve Çocuk Meclisine İHL'li başkan seçilmesini de PKK'nın çocukları kullanmasına benzetmesiyle ilgili soru üzerine ise Kapusuz, "Doğrusu tecrübeli parlamenter arkadaşıma bu ve benzeri benzetmeleri hiç yakıştıramıyorum. Doğrusu birbirleriyle hiç ilgisiz ve alakasız, elmayla armudu toplamak gibi çok garip olan garabet timsali böyle bir değerlendirmenin bu çatının altında yapılmış olması da fevkalade üzücüdür, fevkalade yanlış olmuştur. Terör örgütü ile TBMM'ye Egemenlik Bayramı münasebetiyle gelen öğrencilerimizi nasıl mukayese edebilirsiniz? Hangi hakla bunu kullanabilirsiniz? Yakışıksız olmuştur" dedi.
Yıllardır TBMM'ye çocukların geldiğini anımsatan Kapusuz, çocukların siyasete özendirildiğini belirterek, "Çocuk kendine göre bir konuşma yapıyor. Liseli de olsa benim çocuğum, İHL'li de olsa, sanat okullu da olsa. Ama illa İmam Hahip'li olunca böyle siyaset malzemesi yapılması ciddi bir ayrıcalıktır" dedi.

"AK PARTİ'NİN GİZLİ ANAYASASI YOK, BİLDİKLERİNİ AÇIKLASINLAR"
AK Parti'nin de gizli anayasası olduğu iddiaları için ise Kapusuz, "Bildikleri ne varsa açıklasınlar. Bizim kadar açık, bizim kadar şeffaf, demokrat, özgürlükten yana olan bir iktidarı görebildiler mi? AK Parti'nin, AK Parti iktidarının hiçbir gizli düşüncesi, hesabı yoktur. İnandığı her şeyi milletiyle paylaşmaktan zevk alan, aykırı da gelse savunmaktan bir an geri durmayacak kadar da kendisinden emin bir siyaset yapan iktidar ve partidir. Acaba kendilerinde böyle bir hususiyet var da bizim üzerimizden bir şey mi söylemek istiyorlar, ben de onu sormak istiyorum" diye konuştu.
İsim verilmeksizin Sauna Operasyonu'nda milletvekili görüntülerinin çıkması, bir tarikat toplantısına katılan üç milletvekilinin görüntülerinin yayınlanması anımsatılarak, gizli bir izleme olup olmadığının sorulması üzerine Kapusuz, öncelikle milletvekillerinin dokunulmazlığı olduğunu anımsattı. Kapusuz, "Bu anlamda özel takip edilmesi çok yanlış olan bir durum. Gerçekten ben de düşündürücü buldum, biraz da üzüldüm. Milletvekili arkadaşlarımız bir mübarek gece ibadet için camiye gitmişler, o camiyle ilgili olarak ibadet öncesinde mi sonrasında mı bilemiyorum bir görüntü çekilmiş. Bu görüntünün aradan birkaç yıl geçtikten sonra gündeme getiriliyor olmasının manasını ben de düşündüm ama bulamadım. Ama fevkalade özel hayat, hele milletvekillerinin böyle takip ediliyor gibi görüntüsü kamuoyunda moral olarak insanlarımızı nasıl etkileyeceği, rejimimiz konusunda insanların kafasında nasıl bir istifhamı bırakacağını herkesin düşünmesini istiyorum" şeklinde konuştu.
HSYK'nın Van Cumhuriyet Savcısı Sarıkaya ile ilgili kararını hükümetin değerlendirmeyip sessiz kaldığı belirtilince de Kapusuz, "Hükümetin sessiz kalmasını gerektirecek bir durum var mı bilmiyorum. Ama açık söylemek gerekirse bu Van Savcısı olayı yargıyı yaralamıştır, zarar da vermiştir. Yargının yaralanmasında savcı başta olmak üzere, yüksek kurul dahil olmak üzere çok ciddi hatalar olmuştur" dedi.
Kendisinin de eski HSYK üyeleriyle görüştüğünü belirten Kapusuz, HSYK üyelerinin vicdanlarının seslerini dinlemiş olmalarını umduğunu da ifade etti.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 07:07