Gündem
  • 27.1.2003 11:11

BAŞBAKANLIK MUHABİRLERİ 'GÖZALTI'NDA

Başbakanlık muhabirleri bugünlerde bir hayli sıkıntılılar. Bugüne kadar taşıdıkları 'başbakanlık muhabiri kartı'yla istedikleri gibi başbakanlığa girebilen muhabirler artık bir dizi kontrole tabiler.Müsteşar Fikret Üçcan'ın talimatıyla konulan engeller yüzünden çalışamadıklarını iddia eden muhabirlerle müşteşar arasında geçen ilginç bir diyalog geçmiş. Hürriyet Gazetesi'nin bugünkü haberinde yeralan olay şöyle gelişmiş: 2. Istibdat Dönemi AKP'nin iktidara gelmesinin ardından Başbakanlık'ta görev yapan gazetecilere, Abdülhamit dönemini andıran kısıtlamalar getirildi. Müsteşar Fikret Üçcan'ın talimatıyla öyle engeller konuldu ki, yakında Başbakanlığa girmek için 6 fotoğraf ve bir ikametgah istenebilir. AKP hükümeti, halka şeffaflık sözüyle yola koyuldu. Şeffaflığın sembolü olarak atılan ilk adım, halkla Başbakanlık arasındaki duvarları kaldırmak oldu. Şeffaflık topu topu bir buçuk ay sürdü. Duvarlar yeniden inşa edildi. Şeffaflığı kaldıran ikinci adım, Başbakanlık'ta görev yapan basın mensuplarının önüne çekilen ‘duvar’ oldu. Bu uygulama Başbakanlığa getirilen elektronik güvenlik sisteminin bir sonucu olarak ortaya çıktı. Eski uygulamada Başbakanlık muhabirleri, ‘‘başbakanlık muhabiri kartı’’ taşıdıkları zaman binaya istedikleri gibi girebilmekte, içeride istedikleri gibi temas kurabilmekteydiler. 7 Ocak tarihinde başlayan yeni uygulamada şöyle bir gariplik var. Aslında akredite başbakanlık muhabirlerinin de elektronik giriş kartları var. Ancak bu kartların geçiş yapabilmesi için bilgisayar sistemine yetki verilmiyor. Dolayısıyla sistem kartı tanımadığı için gazeteciler de içeri giremiyorlar. BBG EVİ GİBİ Muhabirlerin Başbakanlık'taki bir görevliyle görüşebilmeleri ise randevu koşuluna bağlandı. Ayrıca, girişteki güvenlik görevlisi gazetecinin kime gideceğini öğrendikten sonra nüfus bilgilerini bile bilgisayar sistemine giriyor. Gazetecinin nüfus bilgileri, kim ile görüşüleceği, ziyaretin kaçta başlayıp kaçta bittiği gibi bilgiler de sanal kayıt altına alınıyor. Bu ‘‘büyük gözaltı’’ sonucu, hangi gazetecinin hangi yetkiliye gittiği, yanında kaç dakika kaldığı günlük olarak izlenebiliyor. Muhabirlerin Basın Müşaviri Ahmet Takan'la görüşmek için bile randevu almaları gerekiyor. BASINA GÖZALTI Bu uygulamanın mimarı ise AKP hükümetinin Dışişleri kökenli Başbakanlık Müsteşarı Fikret Üçcan'dan başkası değil. Gazeteciler, geçenlerde Üçcan’a giderek getirilen kısıtlamalardan şikáyetçi oldular ve ‘‘Bu uygulama ile haber kaynaklarımız deşifre oluyor. Haber alma özgürlüğümüz kısıtlandı’’ dediler. Üçcan, aralarında Hürriyet'in Başbakanlık muhabiri Şehriban Oğhan'ın da bulunduğu gazetecilere gözleri parıldayarak ‘‘İşte yakalandınız’’ dercesine şu karşılığı verdi: ‘‘Demek size Başbakanlık'tan haber verenler var. Bunu itiraf etmeniz iyi oldu...’’ Öyle anlaşılıyor ki, Başbakanlık Müsteşarı Üçcan, gazetecilerin haber alma özgürlüğünü ‘‘suç’’ olarak görüyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:13

İLGİLİ HABERLER