BBP'nin idam anketinde 3 il sürpriz yaptı
SEMA PINAR SAYAN
ANKARA (İHA) - BBP tarafından yapılan açıklamada, ‘PKK'lı teröristler için idam cezasının geri getirilmesi ve terör örgütüne açıkça destek veren BDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılıp kaldırılmaması’ referandumunun 15 Eylül 2012 tarihinde Türkiye’nin 26 ilinde 83 bin 644 kişinin katılımı ile gerçekleştirildiği bildirildi. Referandumun yapılmasının düşünüldüğü Konya, Osmaniye ve Trabzon’da ise ‘Yasal işlemler yetişmediği ya da emniyet tarafından izin verilmediği için’ referandumun yapılmadığı belirtildi.
Referandumun, seçilen illerin il merkezlerinde saat 09.00-17.00 arasında kentlerin en işlek caddelerinde kabinli sandıklar kurulmak suretiyle yapıldığı ifade edilerek, oy kullanan kişilerin kabinlere girerek ‘evet’ oyu için ‘Mavi’, ‘hayır’ oyu için ‘Sarı’ oy pusulalarını zarflara koyup sandıklara attıkları söylendi. Referandum sonucunun noter, gözlemci ve basının huzurunda tespit edilerek Genel Merkeze bildirildiği belirtildi.
Amasya, Ankara, Eskişehir, Giresun, Kahramanmaraş, Mersin, Niğde, Sakarya, Çankırı, Sivas ve Yozgat illerinde referanduma katılan derneklerin tamamının “Teröristlere İdamın Geri Getirilmesi ve teröristlerle sarmaş dolaş olan, devlete ve millete meydan okuyup hukuku hiçe sayan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına” “evet” şeklinde cevap verdikleri açıklandı.
“Hayır” oranının en yüksek çıktığı iller ise “Şanlıurfa 12,8, Bingöl 7,92, İzmir 3,54” olarak açıklandı. Diğer bütün illerde ‘hayır’ oy oranının yüzde 1’in altında çıktığı vurgulandı. Referandumun sonuçlarına ilişkin detaylar şu şekilde kaydedildi:
“Referandumumuz da ‘evet’ oranının çok çok büyük oranda yüksek çıkması kimseyi şaşırtmasın. Çünkü ‘Ateş düştüğü yeri yakarken’ siz karşınızdakine aynıyla cevap verememektesiniz ve sizin meclisinizin çatısı altında bulunan bazı vekillerde bu teröristlerle aynı dili kullanmaktadırlar. Türkiye’nin bütün bölgelerini kapsayacak şekilde değişik illerinde yapmış olduğumuz referandum sonuçları göstermektedir ki; devamlı olarak gelen şehit haberleri ve artan terör olayları karşısında halkımızın çok büyük bir çoğunluğu bunun sebebi olarak ‘Teröristlere İdam Cezasının kaldırılmış’ olmasını görmektedir, diyebiliriz. Şuan ki kanunlarımıza göre öldürme hakkı vardır ama karşılığında öldürülmek diye bir şey yoktur.
Avrupa Birliğine girme sevdası uğruna milli ve manevi değerlerimizle bağdaşmayacak bir şekilde geçmiş hükümet zamanında alınmış bu karar bugünkü hükümet tarafından da aynen devam ettirilmektedir. Bu kanundan sadece teröristler karlı çıkmakta ve bu kanundan aldıkları cesaret ile eylemlerini arttırmaktadırlar.
Teröristlere idam cezasının geri getirilmesi hiçbir şekilde Türk-Kürt kardeşliğini de etkilemeyecektir. Sağduyu sahibi bütün Kürt kardeşlerimizde bunun tek çözümünün bu olduğunu gayet iyi bilmektedirler ve referandumumuzun sonuçlarına baktığımız zaman da Doğu ve Güneydoğu’da ki oranlarda bunun böyle olduğunu göstermektedir.
Teröristler can yakmaya devam ederken bunlara aleni şekilde destek veren bazı BDP’li ve bağımsız milletvekillerinin dokunulmazlıklarının devam ediyor olması da halkımızı rahatsız etmektedir. Evet sonuçlarının bu kadar yüksek çıkmasında bu vekillerin yapmış olduklarının da büyük etkisi vardır. Halkımızın gözünde teröristlerle hukuku hiçe sayan vekiller arasında neredeyse hiçbir fark yoktur. Zaten terör örgütü ile aralarına mesafe koyamamaları ve onların ağzıyla konuşmaları sebebi ile halkın nezdinde bu algının oluşmasını bizzat kendileri sebep olmuştur.
Teröristlere idam cezasının geri getirilmesi ile bunlara bir nevi destek veren BDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını aynı referandumda tek bir soru şeklinde sormamızın sebebi; halkımızın gözünde iki grup arasında hiçbir fark bulunmadığını düşünmemizdendir. Alınan sonuçlar bu tezimizin haklılığını göstermektedir.”
