Gündem
  • 4.10.2004 11:40

BEDİÜZZAMAN KONFERANSI'NDA BİNLERCE KİŞİ DEV SALONA SIĞMADI

İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda dün başladı. 3 gün sürecek sempozyumu ilk gün yaklaşık 10 bin kişi izledi. ''Çok Kültürlü Bir Dünyada İmanlı, Anlamlı ve Barış İçinde Yaşama Pratiği-Risale-i Nur Yaklaşımı''nın tartışıldığı toplantıya katılmak isteyen binlerce kişi ise izdiham nedeniyle içeri giremedi. Salona giremeyenler ise konuşmaları dev ekranlardan dinledi. Sempozyumu, aralarında AKP Çorum Milletvekili Yüksel Kavuştu, AKP Ardahan Milletvekili Kenan Altın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Ali Müfit Gürtuna, Yeni Asya Grubu Başkanı Mehmet Kutlular, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili İdris Güllüce, Üsküdar Belediye Başkanı Mehmet Çakır, Harran Üniversitesi Kurucusu ve eski rektörü Sermet Armağan, Dumlupınar Üniversitesi kurucusu ve eski rektörü Ömer Rıza Akgün ile Çevre eski Bakanı Rıza Akçalı'nın da bulunduğu çok sayıda siyasetçi ve akademisyen izledi. ÖĞRENCİLERİ DE KATILDI Sempozyuma Nur Cemaati'nin kurucusu olarak bilinen ve yazdığı Risale-i Nur isimli kitaplarla tanınan din adamı Bediüzzaman Said Nursi'nin öğrencileri Mustafa Sungur, Abdullah Yeğin, Mehmet Fırıncı, Mehmet Emin Birinci, Mehmet Kırkıncı da katıldı. İstiklal Marşı ve ardından Kuran-ı Kerim okunmasıyla başlayan sempozyumun açılış konuşmasını İstanbul İlim ve Kültür Vakfı Prof. Dr. Faris Kaya yaptı. Kaya, ''İnsanlık ve dünya, imana, dostluğa, birliğe, barış ve dayanışmaya her zamankinden daha çok muhtaçtır'' dedi. ''Bediüzzaman''ın bir asır önce en büyük düşman olarak belirlediği şeyin cehaleti ortadan kaldırmak olduğunu belirten Prof. Dr. Kaya, ''Farklı dil ve din mensuplarının, Üstad'ın tabiriyle aralarındaki farklılıkları bir tarafa itip samimi bir dua vaziyeti alıp rahmana ortak el açma, yalvarma anlamında fiili dua olur. Biz de el açıp diyoruz ki, Allah'ım yeryüzünü imansızlıktan, şerlerden ve kötülüklerden temizle. Herkese ama herkese iman ve şefkatnasip et. Masumları koru'' diye konuştu. ''Konunun özü, Nursi'nin Şiirsel İman Tasavvuru'' başlıklı bir tebliğ sunan ABD Hartford Seminary Öğretim Üyesi Prof. Dr. Jane Smith de, ''Şuna kesin kanaat getirmişim ki, Kuran'da ifade edilen ve Said Nursi tarafından güzelce izah edilen iman hakikati, Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasında sağlam bir konuşma zemini oluşturmaya hizmet edebilir'' dedi. HOŞGÖRÜYE DAVET ''Silahlardan Arınma'' konulu bir tebliğ sunan ABD Nevada Üniversitesi'nden Prof. Dr. Yunus A. Çengel de, ''Küreselleşme ile artık iyice küçülen ve sıkı bir haberleşme ağıyla örülen dünyamızda genel toplum vicdanına aykırı hareket etmek son derece zor bir hale gelmiştir ve insanlığın ortak vicdanı, kitle imha silahlarının kullanımı yönünde en büyük engeldir'' diye konuştu. ''Kuvvetli bir iman, terör dahil her türlü zulmün engelidir, önler'' diyen Prof. Dr. Çengel, Said Nursi'nin ''Hiçbir günahkar, başkasının günahını yüklenmez'' sözünü hatırlattı. Şu an dünyada devam eden savaşları hatırlatan Prof. Dr. Çengel, ''Müslüman ülkelerin ellerindeki tüm kitle imha silahlarını imha etmeleri, bunu bir vahşet olarak gördüklerini tüm dünyaya ilan etmeleri, İslamiyet ve müslümanlar hakkındaki kalın, yanlış imaj kabuğunun parçalanıp muhabbet dolu özünün ortaya çıkmasına bir atom bombası etkisi yapacaktır'' dedi. NURCULUĞUN KURUCUSU Said-i Nursi, Said-i Kürdi ve Bediüzzaman olarak da biliniyor. Nurculuk akımının kurucusu olan Said-i Nursi, 1920'de Şeyhülislam'ın Kurtuluş Savaşı aleyhine verdiği fetvaya karşı çıktı. 1922'de Atatürk tarafından Ankara'ya davet edildi. Meclis'te Ulusal Hareketi destekleyen bir konuşma yaptı. 1925'te Şeyh Said İsyanı'ndan İstiklal Mahkemesi'nce yargılanarak sürgün cezası aldı. 1950 seçimlerinde Demokrat Parti'yi destekledi. Ölümünden sonra Şanlıurfa'daki Halilü'r Rahman Camii'si Mezarlığı'na gömüldü. 27 Mayıs İhtilali'nden sonra cesedi askeri birliklerce Isparta'da bilinmeyen bir yere gömüldü. Çocuklarını da getirmişlerdi İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda tam bir izdiham yaşandı. Aileleriyle sempozyuma gelenlerin birçoğu içeriye giremedi. Kimi büyük salonun kapısına kadar geldi ancak merdivenler bile dolu olduğu için orada kaldı. Onlar da dev ekranlardan konuşmaları dinledi. SABAH Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:01

İLGİLİ HABERLER