Gündem
  • 3.5.2007 12:49

YAZICIOĞLU, SP - BBP İTTİFAKINA NE DEDİ?

YUSUF ZİYA ERARSLAN
ANKARA (İHA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in görev süresinin 16 Mayıs'ta sona ermesine sayılı günler kala 'cumhurbaşkanlığına kimin vekalet edeceği' yönündeki tartışmalarını gereksiz bulduğunu belirterek, "Önemli olan kimin vekalet edeceği değildir. Bu Anayasa'da bellidir. 2-3 ay kim ederse etsin, Türkiye ne batacak ne bitecek. Asıl önemli olan hangi şartta ve hangi psikolojik ortamda seçime gidildiğidir" dedi.


Yazıcıoğlu, BBP-SP ittifakına ilişkin ise "Önümüzdeki günlerde teşkilatlarımızla konuşur konuyu değerlendiririz" ifadesini kullandı. Yazıcıoğlu, cumhurbaşkanlığı seçimleri, erken seçim, cumhurbaşkanlığına kimin vekalet edeceği ve BBP-SP ittifak senaryolarına ilişkin gündemdeki sıcak konuları İHA'ya değerlendirdi. DYP-ANAP ile CHP-DSP yakınlaşmasının hatırlatılması üzerine Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:


"Şu anda kimileri solda kimileri sağda birleşmeden söz ediyor. Türkiye'yi kutuplaştırma çabası var. Bu kutuplaşmalara dayanan birliktelikleri değil, Türkiye'nin sorunların çözecek güçlü bir iktidarı ortaya koymamız gerekiyor. Sağda ve solda birleşme iddiaları sadece konuşuluyor. Bunun kuvveden fiile geçmesi öyle çok da kolay değil. Baykal'ın çağrısı gayet doğal bir çağrı, kendi partisine davet ediyor. Konuyu sağcı-solcu olarak değerlendirmemek, bir 'milli merkez' oluşturulması gerekiyor, Türkiye'yi dış politikada dar bir koridora sokan, içerde ülkeyi geren, ekonomik olarak dar gelirlileri sömürmek üzerine siyaset yapan bir iktidarı uzaklaştırmak, onun yerine milletin ruh kökünden beslenen milliyetçi, maneviyatçı ve demokrat bir hareketin iktidara gelmesi ve muktedir olmasını sağlamalıyız".


Yazıcıoğlu, dün SP Genel Başkanı Recai Kutan'ın kendisini ziyaret etmesiyle artan BBP-SP ittifakı senaryolarına da açıklık getirdi.

BBP-SP ile ittifakına ne tam olarak 'evet' ne de 'hayır' demeyen Yazıcıoğlu, parti teşkilatlarıyla yapacakları görüşmelerde konuyu değerlendireceklerini bildirdi. Yazıcıoğlu, konuya ilişkin şunları kaydetti: "Bizim geçtiğimiz ay çok görkemli kurultayımız oldu. Sayın Kutan dünkü ziyaretlerinde, 'Telefonla irtibat kurdum ama bununla yetinmedik hayırlı olsun ziyaretine geldik'diyerek incelik gösterdi. Ziyarette siyasi gündem üzerinde değerlendirmelerde bulunduk. İttifak konusunu konuşmadık. Ortada böyle bir şey yok. Milletin önüne alternatif koymak gerekiyor. BBP bunun için milliyetçi, muhafazakar ve demokrat kadroları bir araya getirerek bir açılım yapıyor. Parti teşkilatlarımıza daha önce 'erken seçim hazırlığı yapın' demiştik. Tabiki siyasette birlik ve beraberlik milletin beklentisidir. Ancak bunlar gerçekçi bir zemin üzerine oturtulmalıdır. Saadet Partisi ile bir güç birliği konusunu önümüzdeki günlerde teşkilatlarımızla konuşur değerlendiririz".


Yazıcıoğlu, hükümetin erken seçim kararı alması ve Sezer'in görev süresinin 16 Mayıs'ta dolmasına az bir süre kala cumhurbaşkanlığına kimin vekalet edeceği tartışmalarını da değerlendirdi. Konu üzerinde hukuki değil, siyasi yorumlar yapıldığını savunan Yazıcıoğlu, "Önemli olan kimin vekalet edeceği değildir. 2-3 ay kim ederse etsin, Türkiye ne batacak ne bitecek. Asıl olan hangi şartta ve hangi psikolojik ortamda seçime gidildiğidir" diye konuştu. Erken seçim öncesi hükümetin yazı yasal açılımlar yapmak zorunda olduğunu ifade eden Yazıcıoğlu, Seçim Kanunu'nun değiştirilmesini, seçilme yaşının 25 yaş olmasını ve yurtdışında yaşayan vatandaşların bulundukları ülkelerde oy kullanmalarının önünün açılmasını istedi. Yazıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Türkiye erken seçim kararı aldı ama henüz milletin önünü açacak yasalar yok ortada. Seçim kanunu değiştirilmelidir. Biz kurulduğumuzdan beni 'Cumhurbaşkanını halk seçtin' dedik, şimdi hepsi buna geldi. Ama yine kandırmaca söz konusu. Şimdi de 'Cumhurbaşkanını halk seçsin ama nasıl seçsin' diyorlar. Bizim söylediğim bu değil. Millet cumhurbaşkanını aracı ve tefeciye ihtiyaç duymadan kendi seçmelidir. Temsilde adaleti sağlayacak ve milletin özgür iradesiyle tercih yaparak milletvekilini seçmesini sağlayacak yeni Seçim Kanunu derhal çıkarılmalıdır. 25 yaşında seçilme hakkı verilmeli, yurtdışındaki vatandaşlarımıza kendi yaşadıkları ülkelerde oy kullanmaları imkanı sağlanmalıdır. Bunun içinde bir yasal düzenleme yapılması gerekiyor. Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilecekse doğrudan vatandaşın aday çıkararak seçime girmesini sağlamak gerekir".

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 19:33

İLGİLİ HABERLER