Gündem
  • 17.1.2004 14:11

RÜŞVET ÇETESİ'NİN OĞLUYLA ORTAKLIK KURDUĞU YARGITAY ÜYESİNDEN ŞOK AÇIKLAMALAR!..

Yargıda “iş bitirmek” için oluşturulan “çete” ile ilgili araştırmalar derinleştirildikçe ilginç bağlantılar ortaya çıkıyor. Soruşturmada “kilit isim” Haldun Erdavran. Bu kişi ile ilgili araştırmaları derinleştirdiğiniz zaman ilginç bağlantılar da ortaya çıktı. Daha önce Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyeliği görevinde bulunan ve halen Yargıtay 6. Ceza Dairesi Üyesi olan Hüseyin Demirörs’ün oğlu Ersu Demirörs’ü iş ortağı yapmış. Yargıtay Üyesi Hüseyin Demirörs “benim ve oğlumun Haldun Erduran’la ilgili bazı şüpheleri oldu. Ortaklığı bitirdi ve yanından ayrıldı” dedi. - Yargıtay üyelerin de bulunduğu bir yemekte, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, kendisine ulaşan rüşvet iddialarını gündeme getirdi, “Bazı üyeler hakkında çok çirkin iddialar var” dedi. DGM Savcısı iddiaları araştırırken, yargıda “iş bağlamak” isteyenlerin bazı yargıçlara “kadın ikram” etmek istediği iddiaları da gündeme geldi. SAYGI ÖZTÜRK Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Savcısı Ömer Suha Aldan tarafından yürütülen soruşturmada ilginç bilgilere, belgelere ulaşılıyor. Devam eden bazı davaları etkilemek ve lehlerine sonuçlandırılmasını sağlamak için oluşturulan “çete”nin bütün ayaklarının ortaya çıkarılabilmesi için çok yönlü ve birden çok kurum eşgüdüm içinde çalışıyor. Bu olayın “kilit ismi”iki gündür H.E diye yazdığım Haldun Erdavran. İnsanın yargıda dostları olması son derece doğal. Haldun Erdavran’ın da yargıda dostları vardır. Haldun Erdavran’ın bu dostluğu kullanıp “dava takip ettiği” iddiaları hayli yaygın. Hatta işi daha da ileri götürmüş. Yargı mensuplarının çocuklarını “iş ortağı” bile yapmış... Haldun Erdavran, ERN Dış Ticaret A.Ş’nin, Erpak İnşaat şirketinin sahibi. Ankara- Kavaklıdere’de ve Hoşdere Caddesi’nde büroları var. Hoşdere Caddesi’nde bulunan bürosunda çalışanlardan birisi ise Karadeniz Teknik Üniversitesi İç Mimarlık bölümü mezunu Ersu Demirörs. Babası, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Üyesi Hüseyin Demirörs. Ergün Güryel’in, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkan Vekilliği görevini yürüttüğü dönemde Hüseyin Demirörs de aynı kurulda üye olarak görev yapıyordu. Demirörs şu anda Yargıtay 6. Ceza Dairesi üyesi. Kısa süre önce, Ersu Demirörs, birlikte çalıştığı Haldun Erdavran’ın yanından ayrıldı. Bu ayrılışın nedenini baba Demirörs “benim de oğlumun da bazı şüpheleri oldu. O yüzden Erdavran’ın yanından ayrıldı” dedi. BABA DEMİRÖRS’ÜN SÖZLERİ Haldun Erdavran, yargıda iş takibi yapmakla, bazı davaların anlaştığı kişilerin lehine sonuçlandırmakla suçlanıyor. DGM Savcısı Ömer Suha Aldan da, Haldun Erdavran’ın yanında, Yargıtay 6. Ceza Dairesi Üyesi Hüseyin Demirörs’ün oğlunun bulunduğunu biliyor. Erdavran’a yargı mensuplarıyla ilişkilerini soruyor. Yargıtay Üyesi Hüseyin Demirörs, ağır bir grip geçiriyor. Şu anda evinde dinleniyor. Kendisinin ve oğlunun böyle bir olayda adının geçmesinden de son derece üzgün. Demirörs’e “oğlunuz Ersu ile Haldun Erdavran’ın ortaklığına ne diyorsunuz?” diye soruyorum. Şunları söylüyor: “Önce şunu belirteyim, oğlum bir yıl önce Haldun Erdavran’ın yanından ayrıldı. Üniversiteyi bitirmiş herkesin çocuğu gibi, benim oğlumda iş arayan bir genç. Karadeniz Üniversitesi İç Mimarlık bölümünü bitiren oğlum, uzun süre iş bulamadı. Oğlum işsizlik yüzünden iyice bunalmaya başladı. İş ararken, Haldun Erdavran’ın yanında iş buldu. Hoşdere caddesindeki bürosunda çalışmaya başladı. Ben de Erdavaran’ı merak ettim ve gidip tanıştım.” Bu tanışma sırasında Haldun Erdavran, baba Hüseyin Demirörs’e şunları söyledi: “Efendim, oğlunuz Ersu, bu işin sahibi olsun diye bir sermaye koymadan kendisini belli bir oranda şirkete ortak edeceğim.” Haldun Erdavran, limited şirkette, Yargıtay üyesinin oğluna pay verdi. Baba Hüseyin Demirörs sözlerini şöyle sürdürdü: “Oğluma bu şirkette küçük bir pay verdi. Bir ara oğlum orada ‘müdür’ adı altında neredeyse bekçilik yaptı. Şirkette iş yapılmıyor. Bir alış-veriş yapıldığı yok. Sözde İtalya’dan mutfak malzemeleri getirip satacaklardı. Baktım, oğlumun hiç neşesi yok. Oğlum bana ‘burada olmak bana rahatsızlık veriyor. Çünkü bir işimiz yok. Aldığım maaşı da hak etmiyorum. Son derece tedirginim’ dedi. Son dönem ben de Haldun Erdavran’la ilgili bazı kuşkularım oldu. Ben de bunları oğluma söyledim ve ayrılmasının daha doğru olacağını belirttim. Nitekim işi bıraktı. Ortaklık hisselerini de kime istiyorsa ona devretmek için Noter aracılığıyla imzalamaya hazır olduğunu bildirdi. Bununla ilgili belgeleri de imzaladı. İşi bitirip geldi. Hadise budur.” NİÇİN ŞÜPHELENDİ Hüseyin Demirörs, Haldun Erdavran’ın yargıda bazı dosyaları takip ettiğine ilişkin söylentiler duyuyordu. Bir olay, bu kişi hakkındaki görüşünün netleşmesini sağladı. Demirörs, bunu GÖZCÜ’ye şöyle açıkladı: “Haldun Erdavran, yazın bir trafik kazası yapmışlar. Bunun içine bazı yalanlar koyup bana anlattı. Hastanede yaralılarla ilgilenilmiyormuş. Benden, Başsavcı’ya telefon edip yaralıların durumuyla ilgilenmesini rica etti. Ben sonradan öğreniyorum ki trafik kazasında araçta bulunanlar arasında Haldun Erdavran da varmış. İnsan trafik kazası geçirebilir. Bu konuda bile bana yalan söyledi. Oğlumun anlattıklarıyla bunları birleştirdiğimde, bu kişinin ne kadar güvensiz olduğunu anladım. Oğlumun bir an önce işten ayrılmasını da bunları görünce ben de istedim.” YARGI İLE İLGİLİ TALEBİ OLDU MU? Yargıtay 6’ncı Ceza Dairesi Üyesi Hüseyin Demirörs’e, “Haldun Erdavran’ın sizden Yargıtay’daki her hangi bir dosya için tavassutta bulunmanız için bir talep oldu mu?” diye soruyorum. Demirörs şunları söylüyor: “O konuda benden bir talebi olmuş olabilir ama ben bunların hiç birini yerine getirmedim. İlgilenmedim. Bu kişinin Yargıtay’a sıkça gelip gittiğini duyuyordum. Bu kişinin bazı tutumları bende güvensizlik yaratmıştı. Basit bir trafik kazasını bile gizleyen birisine güven duymam mümkün değil. Ayrıca bu kişi hakkında duyduklarım da oğlumun bir an önce oradan ayrılmasında etkili oldu. Ben yaklaşık 1,5 yıldır bu kişiyle görüşmüyorum. Oğlumda yanından ayrılalı bir yıla yaklaştı.” “KADIN İKRAMI” İDDİASI Ankara’nın tanınmış avukatlarından birisiyle konuşuyoruz. Son olayı değerlendirirken, “Ne yazık ki günümüzde önemli dava sahipleri bilgisine, birikimine göre değil, ‘iş bitirecek’ avukat arayışına girdi. Avukatlardan, yargı mensuplarıyla ilişki istiyor. Bu konuda çok çirkin iddialar var. Davayı lehine sonuçlandır da nasıl sonuçlandırırsan sonuçlandır anlayışı yerleşmeye başladı” diyor. Rüşvet iddialarının gündeme geldiği her dönemde, “kadın ikramı”ndan da söz edilir. Bazıları paraya değil, kadına düşkün olur. Kısa süre önce bir DGM Cumhuriyet savcısının nasıl bir tuzağa düşürüldüğünü anımsıyoruz. Savcı, bazı yargı mensuplarına “kadın ayarlandığı” yolundaki iddiaları da araştırıyor. Bu konunun iddianamede de vurgulanabileceği belirtiliyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:27

İLGİLİ HABERLER