Merkez Bankası’ndan faiz indirimi

Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre, Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ile Merkez Bankası bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve Borsa İstanbul Repo-Ters Repo pazarında uygulanan faiz oranlarının indirilmesine karar verdi. Karara göre politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 5.5’ten yüzde 5’e, gecelik faiz oranları olan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 4.5’ten yüzde 4’e, borç verme faiz oranı yüzde 7.5’ten yüzde 7’ye, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı ise yüzde 7’den yüzde 6.5’e indirildi. Geç Likidite Penceresi Faiz Oranları’ndan olan Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde Bankalararası Para Piyasasında saat 16.00-17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulurken, borç verme faiz oranı yüzde 10.50’den yüzde 10’a indirildi.

BAKAN ÇAĞLAYAN’DAN FAİZ İNDİRİMİ AÇIKLAMASI

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası’nın bugün yaptığı faiz indirimiyle doğru bir adım attığını belirterek, bunun doğru olduğu kadar geç kalmış bir adım olduğunu bildirdi.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Para Politikası Kurulu’nun vermiş olduğu karara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Merkez Bankası’nın bugün yaptığı faiz indirimi ile doğru bir adam attığını belirten Çağlayan, bunun doğru olduğu kadar geç de kalmış bir adım olduğunu bildirdi. "2012’de iç talep bu kadar zayıflatılmadan bu ortam yaratılabilirdi, yaratılmalıydı" diyen Çağlayan, "Frene fazla basıldı. Biliyorsunuz 2012’de büyüme yüzde 2.2’de kaldı. İç talep daralırken, ekonomimiz net ihracat yoluyla büyüdü. Bu kadar fren yapmamış olsaydık, yavaşlamamış olsaydık daha çok büyür daha fazla istihdam yaratabilirdik. Başka ülkeler hızlanmaya çalışırken, biz acı fren yaptık. Tamam yavaşlayalım ama bu kadar da sert fren yapmayalım. 2012’de ihracat artışı ile bunu fazlasıyla telafi ettik ama bu her zaman böyle olmaz. İç talebin katkısı olmadan olmaz" ifadelerini kullandı.
Dünyada iki türlü ülke olduğunu ifade eden Çağlayan, birinci tip ülke grubunun 2008 dünya krizi sonrası kemer sıkan, ekonomiyi baskılayan ülkeler olduğunu belirtti. Bunlara en güzel örneğin Avrupa ülkeleri olduğunu söyleyen Çağlayan, bu ülkelerin borçlarını ödeyebilmek için kemer sıktığını yani harcamaları kısıp, frene bastıklarını ama sonucun işsizlik, siyasi krizler ve fakirlik olduğunu ifade etti. Çağlayan, "Oysa diğer ülkelere bakın; yani 2008 krizi sonrası ’gaza basan’ ülkelere. Merkez Bankası Başkanları açıklama yapıyor, ’Benim en büyük hedefim ekonomiyi büyütmek ve işsizliği düşürmek, işsizlik yüzde 6’nın altına düşene kadar ben gaza basacağım’ diyor. Japonya’yı görüyorsunuz. Benzer şekilde Avustralya, Güney Kore, Hindistan başta olmak üzere çok sayıda ülke ekonomilerini büyütmek için adımlar atıyor" dedi.
Bugünkü indirim gecikmiş de olsa çok doğru bir adımdır. Çünkü biz daha fazla üreterek, daha fazla ihracat yaparak büyümeliyiz" ifadelerine yer verdi.
Çağlayan; "Bu faiz indirimi, banka kredilerinin maliyetlerini de düşürmeli. Yatırım yapacak şirketlerimizin finansman maliyetlerini aşağı çekmeliyiz. Biz bu teşvik sistemini şirketlerimiz bankalardan kredi kullanamasın diye hazırlamadık. Şimdiye kadarki en kapsamlı en detaylı teşvik paketi yürürlükte. Ama bakıyorsunuz banka kredi maliyetleri yeni yatırımları zorlaştırıyor. Dolayısıyla ben önce bankaların kredi faizlerini aşağı çekmesini ardından da TCMB’nin yeni faiz indirimlerine gitmesini bekliyorum."
(İHA)