ADRESE TESLİM E-TİCARET YASASINDA 2. PERDE.. SKANDAL BULUŞMA

  • 6.7.2023

ADRESE TESLİM E-TİCARET YASASINDA 2. PERDE.. SKANDAL BULUŞMA
Gelelim adrese teslim E-Ticaret yasasında ikinci perdeye…
Esrarengiz bir el, Aydın Doğan’ın şirketinin rakibini sipariş bir yasayla AK Parti üzerinden bertaraf etmek istedi.
Bugün Sabah Gazetesi’nde şöyle bir haber vardı;
- E-Ticarette yerli firmaları korumak ve rekabeti sağlamak adına Meclis'te tüm partilerin oyu ile geçen yasayı CHP AYM'ye taşımıştı. Yapılan tespitlerde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ‘nu arayarak yasayı AYM'ye taşımalarını sağladığı öğrenildi.
“Desteksiz atma”
diye ben buna derim.
Madem yasanın iptali için Akşener Kılıçdaroğlu ‘nu aradı, İptal başvurusuna neden tek bir İYİ Partili imza koymadı?
Yeme bizi Sabah Gazetesi…
Sabah Gazetesi bu haberi birebir aynı olarak iki gündür manşetten çakıyor.
Bu telaşın sebebi, Anayasa Mahkemesi’nin bu yasayı yarın (Perşembe günü) görüşecek olması.

Haber aynı dedim ama tek bir farkla.
İlkinde Erdoğan’ın ağzından yasayla ilgili sözler girmişler ve Erdoğan’ın CHP’nin önce oy verip sonra Anayasa Mahkemesine iptal başvurusu yapmasını eleştirdiğini yazmışlardı.
Külliyen yalan.
Sabah Gazetesi zaten palavrasının farkına varmış olmalı ki, ikinci gün yayınladığı kopya haberinde Erdoğan bölümünü tamamen çıkarmış.
Şimdi gelelim CHP meselesine…

Aydın Doğan lobisi yasayı çıkarmak için çalışırken, bu işin içerisinde CHP’nin de yer almasını istedi.
Maksat; Türkiye için gerekli bir yasaydı” imajı vermekti.
İşte o günlerde CHP’nin TBMM'deki yöneticilerinden biri, bir ünlü İşadamıyla buluştu. (İsimleri bende saklı)
Görüşmenin konusu E-Ticaret yasasıydı.
O masada belli ki bir pazarlık yapıldı.
O hafta E-Ticaret yasası TBMM Genel Kurulu’na geldi.
Yasa, sürpriz bir şekilde CHP’nin oylarıyla kabul edildi.
CHP ilk kez AK Parti’nin bir yasasına itirazsız evet oyu verdi.
Seçim sürecindeki karmaşalardan işin bu yönü pek fazla dikkat çekmedi.
Mitingler başlamıştı ki, Kılıçdaroğlu’nun katına bomba gibi düşen bir haber geldi.
CHP Genel Başkan yardımcısının bu yasa oylaması öncesi o işadamıyla toplantısı duyulmuştu. Hatta şahitler vardı.
Bunun açıklanmasının Kılıçdaroğlu’na zarar vereceğine karar verildi.
Seçimde bir sıkıntı çıkmaması için bu kez kendi oy verdiği yasayı kendi eliyle Anayasa Mahkemesi’ne götürdü.
Şimdi meseleyi anladın mı Sabah Gazetesi?
Adrese teslim yasada Sabah Gazetesi’nin esas büyük vukuatı bu değil.
Sabah Gazetesi benim çok üzüldüğüm bir skandala daha imza attı.
Meclis Kanun çıkartır, bakanlıklar çıkan kanunu uygular.
Kanunu uygulatmak için yönetmelikler çıkarır.
E-Ticaret Yasası çıktığında, Ticaret Bakanlığı ardı ardına yönetmelikler çıkardı.
Yasa adrese teslim ve eşitlik ilkesine aykırı bir sürü saçma sapan maddeler barındırdığı için yönetmeliklerde bir o kadar saçma sapan oldu.
Danıştay 10. Dairesi, bu saçma yasanın saçma yönetmeliklerini anında iptal etti.

Aman Allah’ım kıyamet koptu.
Ticaret Bakanlığı bir yandan, Bakan Mehmet Muş öte yandan ve Sabah Gazetesi beri yandan bu daireyi adeta topa tuttu.
İftiralar ve hakaretler havada uçuştu.

Sabah Gazetesi, Danıştay 10’ncu dairesini Çin lobisinin etkisinde kalmakla suçladı. Hatta menfaat ilişkisi imasında bulundu.
Peki, Kim bu Danıştay 10’uncu dairesi.
Bu daire; hepimizi ağlatan Ayasofya’nın ibadete açılmasına kararını veren daire…

Danıştay 10’ncu dairesi, verdiği Ayasofya kararıyla bütün milletin duasına mazhar oldu.
Yazıklar olsun size…
Aydın Doğan’a kıyak yapmak için bu daireye etmedik iftira bırakmadınız.
Buradan Sabah Gazetesi’nin sahibi Albayraklara sesleniyorum…
Vallahi Billahi bunun vebalini hem bu dünyada hem ahirette ödeyemezsiniz.

Tez tövbe edip, Danıştay 10’uncu dairesindeki bu güzel insanlardan helallik alın.
Helalleşmezseniz dünyada da ahirette de işiniz zor.
Sabah Gazetesi’nin ezeli düşmanı Aydın Doğan için ahiretini bile tehlikeye attı.
Bu militanlığı vallahi hayıra alamet değil, billahi değil.

Sebebini ben biliyorum da, sizi daha fazla üzmek istemiyorum.
Mehmet Muş’un koltuğuna oturan yeni Ticaret Bakanı Ömer Bolat ile alakalı iyi şeyler işitmiştim ta ki dünkü açıklamasını okuyana kadar.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, E-Ticaret Yasasıyla alakalı şunu söylemiş;
-Okyanustaki en büyük köpek balığı, diğer balıkları yutuyor ve hiçbir balığın okyanusta yer almasına izin vermiyordu. İşte bu yeni E-ticaret yasası bunun önüne geçen bir düzenleme…
Yapmayın sayın bakanım…
Bu ülkeye çok büyük yatırım yapmış yabancı yatırımcıları köpekbalığına benzetmeniz hiç hoş olmamış.
Bu ifade; ne bir ticaret Bakanına, ne temsil ettiğiniz bakanlığı ne de mensubu olduğunuz AK Parti’ye yakışmadı.

Ticaret bakanı olarak bu ülkeye yatırıma gelmiş gruplara, “köpekbalığı” deyip hakaret ederseniz, bir daha yabancı sermaye göremezsiniz.
Sayın Cumhurbaşkanımız bu demecinizi okudu mu bilmiyorum. Okumuşsa çok bozulacağını biliyorum. Kendisi yabancı sermayeyi getirebilmek için ülke ülke gezerken, bir bakanının gelenleri kaçırtmasını eminim hoş karşılamaz.
Sayın bakanım orada, “Küçük esnafı korumak istiyoruz” demişsiniz.
Bu yasanın küçük esnafı korumakla ne alakası var.
Bu yasanın kimi koruduğunu siz benden daha iyi biliyorsunuz.
Küçük esnaf işinde gerçekten samimi olsaydınız;  6 zincir market on binlerce bakkalı hap gibi yutarken, kenarda izlemez bu işe el atardınız.
Bir firmanın reklam yapmasıyla küçük esnafın ne alakası var.
Pazaryeri firmaları küçük esnafın malını satmıyor mu? Sattıkları bu malın reklamını yapmaları bu esnafa destek değil mi?
Siz de biliyorsunuz ki, yasanın amacı ikinci sıradaki Aydın Doğan’ın şirketi HEPSİBURADA ’yı kollamak.
Bu arada Sayın Bakanım..
Yarın Anayasa Mahkemesi’nde yasayı savunacaksınız.
Sizin bir daire başkanınız Anayasa Mahkemesi’ne mitil atmış durumda.
Kapı kapı gezip yasanın onaylanması için çalışıyor. O kadar çok ısrar ediyor ki, herkes canından bezdi.

O daire başkanınızı uyarsanız iyi olur.
Bu işi o kadar aleni yapıyor ki, muhalefetten biri görse emin olun hakkınızda gensoru bile verir.
Sayın bakanım.. Sizden rica ediyorum. Selefiniz için değil millet için karar verin..
Son olarak iki gündür uzun uzun anlattığım lobiye bir çağrım var.
Düşün şu Anayasa Mahkemesi’nin, Danıştay’ın yakasından.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın yıllarca ilmik ilmik ördüğü yeni Türkiye’ye, eski Türkiye’nin pisliğini getirmeyin…


METİN ÖZER/HABERVİTRİNİ