Medya
  • 7.8.2007 12:48

TMSF, CİNER VE BİLGİN’LE ANLAŞTI

TMSF el koyduğu Ciner Medya Grubu'nda sona yaklaştı. TMSF Başkanı Ertürk, Ciner ve Bilgin'in davalardan feragat edeceğini söyledi. Buna karşılık bazı şirketler Ciner'e geri verilecek. Ertürk "Satış üç tarafı da memnun edecek şekilde olacak" dedi. Peki şimdi ne olacak?
 

Ertürk'ün açıklamasına göre, Sabah ve atv'nin satış takvimi haftaya belli olacak, bazı şirketler ve yaptığı harcamalar Ciner'e iade edilecek. Davalardan feragat edilecek, satış miktarı üç tarafı da memnun edecek şekilde olacak.
 
TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Sabah ve atv'ye el konulmasının ardından ortaya çıkacak sürecin satış yoluyla ve üç tarafın uzlaşmasıyla çözümüne çok yaklaşıldığını açıkladı.
 
Ertürk, Ciner ve Bilgin grupları ile uzlaşmak üzere çok önemli adımlar attıklarını, fazla bir işlerinin kalmadığını belirtti. Reuters'a konuşan Ertürk, Fon'un yönetim ve denetimini devraldığı Merkez Grubunun ve Medya Grubu şirketlerinin satışıyla ilgili takvimin ve satış yönteminin önümüzdeki hafta netleşeceğini söyledi.
 
Ertürk, "Önümüzdeki hafta satış takvimiyle ilgili bir netlik sağlayacağız. Bu yıl bitmeden bu satışı sona erdirmeyi düşünüyoruz" dedi ve ekledi: "Satış gelirleriyle bütün sorunları çözebilecek bir duruma gelebileceğiz gibi gözüküyor. Bu varlıkların satış gelirlerinden hem Dinç Bilgin'in, hem Turgay Ciner'in hem bizim mutlu olduğumuz bir sonuç elde edebileceğiz gibi görünüyor. Yani üç kazanan olacak."
 
SATIŞ YÖNTEMİ
 
"Satış takvimi, değerleme ve taraflarla müzakereyi eşzamanlı olarak götürüyoruz" diyen Ertürk, takvimle birlikte varlık satışı (iktisadi bütünlük) veya hisse satışı yöntemlerinden birinin de açıklık kazanacağını belirtti.
 
Ertürk halen her iki yöntem için de değerleme çalışmalarının yürütüldüğünü belirtip Ciner grubunu kastederek "Bu durumda çok yakında onlarla anlaşmaya varabiliriz, bu açıdan çok fazla işimiz kalmadı diyebiliriz" dedi.
 
Ertürk, Ciner'in devralınan şirketlere diğer şirketlerinden ya da kendi şahsi varlığından aktardığı kaynaklar varsa ve iktisadi bütünlük yönteminin seçilmesi durumunda, "İktisadi bütünlüğün pakete giren varlık kompozisyonunu oluşturmak bizim işimiz. Ciner ile varacağımız mutabakat bu kompozisyonunun içeriğini belirleyecek ve bunlar satışa sunulacak. Dışında kalanlar Ciner'e iade edilecek" dedi.
 
HİSSE SATIŞI OLABİLİR
 
Satış yöntemine alıcılardan gelecek sinyallere göre karar vereceklerini söyleyen Ertürk, Uzan grubu şirketlerinden farklı olarak burada söz konusu şirketlerle ilgili hisse satışının da olabileceğini ve tüm hisseleri satacaklarını söyledi. Varlık veya iktisadi bütünlük olarak bilinen satış yönteminde herhangi bir şirketin bilançosundaki bozuk kalemler ayıklanıyor ve şirket satılabilecek hale getiriliyor.
 
Varlık satışı durumunda en az iki paket hazırlanacağını belirten Ertürk, RTÜK'e göre her pakette bir televizyonun olması gerektiğini, bunlardan birinin içinde ATV ve Sabah'ın; diğerinde de Kanal 1 ve bölgesel televizyonlarla durumun bağlı olarak bunların ve bazı gayrimenkullerin olabileceğini ifade etti.
 
Ertürk hisse satışının Ciner'e iadeler açısından daha kolay olmasına karşın varlık satışında da bunun yapılabileceği mekanizmaya sahip olduklarını söyledi. İhaleye Ciner'in doğrudan veya dolaylı olarak katılmasının mümkün olmadığını belirten Ertürk, anlaşmaya varılması durumunda davalardan da feragat edileceğini söyledi.
 
YURTİÇİNDE DE İLGİ VAR
 
Orta Avrupa, Balkanlar, ABD ve Körfez ülkelerinde faaliyet gösteren stratejik ve finansal yatırımcıların satışla ilgilendiklerini belirten Ertürk'e göre, ihaleye "yurtiçinde medya dışı yeni oyuncular da" ilgi gösteriyor.
 
Ertürk, ihaleye katılmak isteyen yabancıları uyararak, "Burada yabancı yatırımcının TV yayıncılığına getirilen yüzde 25'lik hisse sınırını ciddi biçimde dikkat almalarını, bu konunun RTÜK ve Rekabet Kurulu tarafından ciddi biçimde denetleneceğini bilmelerini istiyoruz. Bu bizim şartnamemizde de yer alacak. Yabancı yatırımcılar satışın RTÜK ve RK onayıyla gerçekleşeceğini akıllarından çıkarmamalılar" dedi. Ertürk, ihaleye katılması imkansız olanların katılmasına izin vermeyecekleri bir şartname açıklayacaklarını belirtti.
 
TMSF, Etibank'ın hakim ortağı Dinç Bilgin ile Merkez Grubu'nun patronu Turgay Ciner arasında imzalanmış olan gizli sözleşmelerin ortaya çıkması sonrasında Bilgin ve Merkez Grubu'nun medyada faaliyet gösteren 73 şirketinin yönetim ve denetimlerini Nisan'da devralmıştı. TMSF'nin Bilgin'e ait Etibank'a 2000 yılında el koymasının ardından Ciner, 2005'te Bilgin ve TMSF ile bir protokol yapıp ATV ve Sabah'ı satın almıştı.
 
Bilgin grubunun TMSF'ye Etibank'tan kaynaklanan 900 milyon dolar civarında bir borcu bulunuyor. Ertürk satıştan gelir olarak daha önce belirlenen 1-1.5 milyar dolarlık aralığın geçerli olduğunu söyledi ve "Beklentimiz, varacağımız rakamın sorunlarımızı çözmeye yeterli olacağı yönünde. Biz bunun üst sınırlarını yakalayabilme ümidindeyiz veya en azından ortasını yakalayabileceğimizin sinyalleri söz konusu" dedi. TMSF tasfiye edilen bankaların açıklarını kapatmak üzere Hazine'den borçlandığı menkul kıymetlere karşılık Hazine'ye bu yıl 1.05 milyar dolar aktardı.
 
Ertürk Hazine'ye bu yıl için planlanan 2.6 milyar dolarlık toplam ödemeye Sabah ve ATV gibi medya varlıklarından gelecek gelirin de dahil olduğunu söyledi.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 16:54

İLGİLİ HABERLER